Yazılarımız
- Elif Yıldız
Oyun ve Oyuncak
Oyun ve Oyuncak Oyun, çocuğun kendini adadığı isteyerek, gönüllü olarak yaptığı kurallı ya da kuralsız etkinliktir. Oyuncak ise oyuna giden bir yol, bir düş, bir köprü olabilir. Yeni doğmuş bir bebek önce kendi ekstremiteleri ile oynayarak onları kullanmayı öğrenir. Aylar geçtikçe çevresindekileri oyun ve oyuncakla anlamlandırmaya başlar. Bu çerçevede düşünürsek…
Devamını Oku » - Mustafa Süs
Üzerimize boca edilen kötü haberler
Geçtiğimiz günlerde Aydın ağabeyin (Ünal) Yeni Şafak’taki yazısını okuyunca arkama yaslanıp uzun süre düşündüm. Sonra da bu yazıyı yazmaya karar verdim. Tabii bu yazı bir “karşı görüş” yazısı değil, baştan belirteyim. Yazının tamamında oldukça karamsar bir tablo çizmiş Aydın Bey. Yazdıklarının eksiği var, fazlası yok. Evet, günümüz Türkiye’sinin hâl-i pürmelali…
Devamını Oku » - Doç. Dr. Erhan Çapraz
“Rif’at erbâbını taklîde özen…”
Efendim, bugün, Reşat Özcan Ağabeyimizin çok kıymetli babaları, Bolu Büyük Camii emekli müezzinlerinden Hacı Hafız Rıfat Özcan dedemizi Hakk’a uğurladık. Allah rahmet eylesin. Menzili cennet; manzarası Cemâlullah olsun. Rahmetli dedemizin adı “Rıfat” olmakla birlikte kendisi aynı zamanda bir “rif’at erbabı” idi. Dolayısıyla bu yazımızda “rifat” kelimesi üzerinden onun hatırasına bir…
Devamını Oku » - Filiz Toklu
KURDUN DİŞİNE KAN DEĞDİ
KURDUN DİŞİNE KAN DEĞDİ -Ermeni İhaneti Yazı Dizisi- 1. GERÇEK SÖMÜRGECİLER VE SOYKIRIMCILAR Vaktiyle yüzyıllarca himaye edip, kol kanat gerdiğimiz, ibadetinde, ticaretinde, hukukunda, eğitim taleplerinde, kültürünü yaşatmasına yönelik haklarında kendimizle bir tuttuğumuz, Devletin, idarede -liyakat esastır- sözüne bağlı olarak önemli kademelerde mamur ettiğimiz Ermeni halkı, ülkemizin, dört bir taraftan haçlı…
Devamını Oku » - Töreli Yazılar
Sâlih Baba Dîvânı’nı Yeniden Okurken
Sâlih Baba Dîvânı’nı Yeniden Okurken Orhan ALİMOĞLU Sâlih Baba Dîvânı’yla tanışalı 40 yılı geçti. Ama âriflerin kelâmı eskimiyor, usandırmıyor. Her okuyuşta, yeniden bir zevk, şevk ve yeni bir mânâ hâsıl oluyor. Amasyalı İsmail Ayan Hoca, telefonla sohbetimizde, Sâlih Baba’dan bahsetmek üzere bizden talepte bulundu. Bilal Kemikli Hoca tavsiye etmiş. Fakir…
Devamını Oku » - Mustafa Süs
Adil olmadan adalet beklenmez
Müfredatta olsun olmasın okullarda öğrencilere her şeyden önce adil olmayı öğretmek zorundayız. Ailede başlanarak adalet duygusu verilmeli çocuklara. Adalet yalnızca adliye koridorlarına hapsedilmemeli. Yalnızca adliye girişlerine değil okulların girişine de okulların koridorlarına da hemen her yere adaletin önemine vurgu yapan sözler asılmalı… Tâbi ki önce öğretmenler adil olmalı. Adil olmalı…
Devamını Oku » - Aygül Yıldırım Uzun
Gülüşlerinden Vurdular
Ah… Bilsem ki şu bedenim gözü yaşlı garip çocukların gülümsemesi için kurban edilmeli, bir salise dahi düşünmezdim; alın canımı, verin çocukları(mı). Şimdi ne yazsam acaba, anlatabilecek miyim; yüreğime hapsolmuş barajlar patlatan önünde durulmaz hislerimi? Dur desem, dur, yapma! Onlar daha çocuk, bırak oynasın, zıplasın. Susadığın kan ise al, kurut damarlarımı,…
Devamını Oku » - İrem Arısoy
“Suriyeli Sandım”
Gün geçtikçe büyüyen bir faşizm furyası mevcut. En korkutucusu yaş aralığı çok geniş. Çocuklar en arı halimizdir. Özdür, tertemizdir. Kötülük bilmezler. Ama öyle bir çağdayız ki tertemiz çocukların ağzında bile her noktada bir nefret söylemi var. Özlerini ve o pak hallerini büyüklerin günahkâr ağızlarından çıkanlara itimat ederek maalesef kaybediyorlar. Peki…
Devamını Oku » - Mustafa Arslanoğlu
Kibir – Kibâr
Kibir – Kibâr İnsan huylarıyla mâruf bir varlıktır. Huyları, ahlâk kuralına uygun olanlar olgun, erdemli ve eşref vasıflarıyla cemiyette yerini alır. Töresözlerin dediği gibi; “İnsan çeşit çeşit, yer damar damar.” ve “Hayvanın alacası dışında, insanın alacası içinde!” olur. Ecdâdımızdan gelen “Kelâm-ı Kibâr” sözler, derin mânâlar ihtivâ eder. İnsan çeşit çeşit…
Devamını Oku » - Doç. Dr. Abdülkadir Dağlar
AL DELİDEN USLU HABER
Al Deliden Uslu Haber -Nasreddîn Hoca Şerhi – 13- –Balkanlar’ın al kanlarıyla yaşayan Ertuğrul Karakuş kardeşime bâkî muhabbetlerimle ithâf olunur…– * Töreli edebiyat, latif bir sohbet ve zarif bir nasîhat edebiyâtıdır… Töresözlerinden masallarına, destanlarından menkıbelerine, latîfelerinden hikâyelerine, türkülerinden şiirlerine şifâhî ve kitâbî töreli edebî mahsullerin tamâmı ezelî hikmetin bir taşıyıcısı…
Devamını Oku » - Mustafa Süs
Rahatına düşkünlerin pervasızlığı
Köyün yükü ağır gelmiş. Soba yakmak zor. Tarlada çalışmak zor. İnek, koyun gütmek zor. Tarlada üretim yapmak, kendi yiyeceğini kendin üretmek varken… Kendi sütünü ineklerinden kendin üretmek varken… Hatta satarak ticaretini yapmak varken… Kendi kendinin patronu olma imkânın varken… Hiç tanımadığın bir para babasına hizmet etmek, köyün en doğal halini…
Devamını Oku » - Töreli Yazılar
Tevafukla Buluştuğumuz Anılar
Yeni yazımda sizlerle bir nevi sohbet etmek, anı paylaşımında bulunmayı arzu ediyorum. Birkaç haftadır Mehmet Doğan Okur-Yazarlık Mektebi’nde hem eğitim programından faydalanıyor hem de gençlerin güzel enerjileriyle, laf aramızda, ben de şöyle birkaç yaş gençleşiyorum. Öncelikle, çok kıymetli hocaların bilgilerine bizlerin kolaylıkla ulaşmasını sağlayan bu eğitime katkılarından dolayı emeği geçenlere…
Devamını Oku » - Doç. Dr. Erhan Çapraz
Âhir ömrümüzü ederler talan…
Yukarıdaki başlığı, Töreli Türk Edebiyatı’nın büyük şairi Karac’oğlan’dan aldım. Aslında dizenin bağlı olduğu mısra şöyle: “Yedirdin içirdin hepsi de yalan Âhir ömrümüzü ederler talan” “Talan” kelimesinin sözlüğümüz Kubbealtı’nda şeklî ve mânâya dönük açılımı ise “i. (Eski Türk. tala-mak [> dala-mak] “yağmalamak”tan ta-la-n)” şeklinde. Kelime tālān şeklinde Farsça’ya, ayrıca Rusça ve…
Devamını Oku » - Filiz Toklu
Yerel Medyada Kadın
Yerel Medyada Kadın Bu hafta, benim de köşe yazarı olarak içinde yer aldığım, medya organları üst başlığı altında kategorik bir alt başlık olarak yer alan yerel gazeteciliğin, toplumsal rolü ve sorumlulukları üzerine hem bir değerlendirme yapmak hem de bazı önerilerde bulunmak istiyorum. Yerel medya vasıtalarından biri olan yerel televizyon kanallarını…
Devamını Oku » - Elif Yıldız
Ben Özelim
Ben özelim… Bakışlarım, hislerim, davranışlarım ve düşünce şeklimdir beni özel yapan. Eğer bunu daha erken fark edersen duygularımı ve insanları daha iyi anlayabilirim. Benimle vakit geçirdikçe farklı bir pencere açılır dünyana: Tam şurada, sol yanında, bir telâş takılsa da hayatına, gözlerimdeki tepkisiz bakış, sözlerimdeki ve davranışlarımdaki tekrarlar, sevinçlerine, mutluluğuna, korkularına…
Devamını Oku » - Doç. Dr. Abdülkadir Dağlar
Rahm ~ Rahmân ~ Rahmet Kelimelerine Dâir
TÖRELİ İŞTİKÂK – 58 Rahm ~ Rahmân ~ Rahmet Kelimelerine Dâir -Narin Güran’a ve Sıla Yeniçeri’ye ve yeryüzünde katledilen milyonlarca mâsum çocuğa…- Bismillâhirrahmânirrahîm… Rahmetiyle yarattığı kullarını merhametiyle yaşatan Allâh’ın adıyla… İnsanoğlunu beşeriyyetin ve ubûdiyyetin yatay düzleminden ulûhiyyetin dikey düzlemine yönelten dikkatin adıdır, töreli tefekkür… Yaratılışın ve türeyişin aslını ve esâsını…
Devamını Oku » - Nuh Uçgan
Hulefa-i Raşidin Sonrası Dönemde Bilgi-Güç İlişkisine Dair Yeni Bir Paradigma
Bir önceki yazıyı Müslüman olmanın her şeyden önce siyasi ve toplumsal bir mensubiyet olduğu (AI) ve siyasi ve toplumsal mensubiyetin ise her şeyden önce ortak tarihsel hafıza demek olduğu (AII) şeklinde iki temel iddia üzerine temellendirmiştik. Nihayet Müslümanları bir ümmet, siyasi ve toplumsal bir bütün olarak düşünmemizi mümkün kılan ortak tarihsel hafızanın…
Devamını Oku » - Doç. Dr. Erhan Çapraz
Bir arz vardır arzda arzdan içeru…
Atalar, “el-mecazu kantaratu’l-hakîka”, yani “Mecaz hakikatın köprüsüdür” demişler. Ol sebebden lisanın hakikatını, lisanın mecaz tarafında aramak elzemdir. Yoksa hakikatın köprüsünde dinelip kalırsınız! Bir lisan vardır lisanda lisandan içeru… Arz kelimesinin mecazî yolculuğunda, ‘yer’den ‘dîvan’a kadar uzanan bir mânâ çeşitliliği kazandığını görürsünüz. ‘Arz’ın sözlüğümüz Kubbealtı’nda ilkin, “Sunma, bir büyüğe takdim etme,…
Devamını Oku » - Filiz Toklu
Türkiye’de Tezgâh Açamazsınız
Türkiye’de Tezgâh Açamazsınız “Alemde şer, Oğuz’da er tükenmez!” Bölgemiz, emperyalizmin ürettiği sorunlar dolayısıyla bilhassa son iki asır boyunca süregelen ağır bir kriz ortamının içinde yer almaktadır. Gelinen aşama itibariyle de oluşturulan bu kriz, derinliği daha artmış olarak bölgeyi tümden bir ateş çemberinin içine atmak üzeredir. Söz konusu bu krizin canlı…
Devamını Oku » - Mustafa Arslanoğlu
Yozlaşan Toplum ve Değerler Erozyonu
Yozlaşan Toplum ve Değerler Erozyonu Ülke ve Millet olarak kesif bir saldırı altındayız. Hâricî ve dâhili işbirlikçi eliyle sürdürülen saldırılar durmak bilmiyor. Bu yoğun abluka altında toplumun zayıf halkaları yozlaşıyor, değerlerimiz insanların zihninde erozyona uğruyor. Yozlaşma ve değerlerimize saldırı her alanda sürdürülüyor. Bunun için en çok yazılı ve görsel basın…
Devamını Oku »