Yazılarımız
- Töreli Yazılar
İsmiyle Müsemma Bir Muharrire: Safiye Erol
İsmiyle Müsemma Bir Muharrire: Safiye Erol Orhan ALİMOĞLU Safiye Erol Hanım’ın ailesi 1900’lerin başlarında Trakya’ya Makedonya’nın Hacıkadir Mahallesinden gelmişler. Daha sona Balkan Harbinin korkunç yılları. Evlâd-ı Fatihan ve bilcümle masumlar Anadolu’ya hicrete başlamış. O yıllarla ilgili bazı hatıralarını Safiye Hanım çok güzel anlatıyor: “Biz Soğanağa’da otururken Balkan Harbi imiş. Yaşım…
Devamını Oku » - Prof. Dr. Abdülkadir Dağlar
Mülk ~ Melik ~ Melek Kelimelerine Dâir
Mülk ~ Melik ~ Melek Kelimelerine Dâir -Töreli İştikâk – 69- Dil, görünen ve görünmeyen yanlarıyla, duyulan ve duyulmayan yönleriyle bir memleket, bir ülkedir… Dil ile üretilen edebiyât da öyledir: edebî metinlerin ses ve kelime dünyâsından, mânâ ve mazmûn âleminden söz ederken de kasdedilen şey budur… Muhibbî Sultân Süleymân -Kânûnî-,…
Devamını Oku » - Prof. Dr. Abdülkadir Dağlar
Rûyânın Hesâbını Mahkemede Görmek
Rûyânın Hesâbını Mahkemede Görmek -Nasreddîn Hoca Şerhi – 16- * Rûyâlar, sâdece ferdî tecrübeler ve şahsî temâşâlar mıdır..? Rûyâlar ile amel edilir mi, edilmez mi..? Rûyâlar, mahkemelerde delîl olarak kabûl edilebilirler mi..? Görülen rûyâların, tâbîr ve te’vîlleri üzerinden hem insânların hayâtına, hem cemâat ve cemiyetlerin istikâmetine ve hem de devletlerin…
Devamını Oku » - Prof. Dr. Cemal Abdullah Aydın
Berrak Su
Kendimizi berrak bir su biliyorduk. Öyle ki bulanık sulara karıştığımızda bulanıklıkları azalacak hatta tamamen kaybolacaktı. Her türlü tortuyu dibe çöktürecek berraklığı hepimizin ortak vasfı haline getirecektik. Ancak uzun bir süre sonra baktık ki kendimiz bulanıklaşmışız. Başkasını temizleyelim derken kendimiz kirlenmişiz. Herhalde ya bulanıklık çok kesif ya bizim suyumuz az. Kendi…
Devamını Oku » - Töreli Yazılar
‘Adaletin Aydınlığında’n
‘Adaletin Aydınlığında’n Arzu Bosnevi Hükümdarların, vezirlerin, memurların ülke yönetiminde adaleti nasıl sağlayabileceklerine dair, ayet ve hadisleri esas alan ahlak-nasihat muhtevalı siyasetnamelere rastlarız. Bunlardan biri de Büyüyen Ay yayınlarınca hazırlanarak (2012) neşredilen İbn-i Fîrûz’un Gurretü’l Beyzâ (Adaletin Aydınlığında) adlı eseridir. Geçmişten beslenmenin ne kadar kıymetli olduğunu biliyoruz. Çünkü geçmişi görmezden gelince…
Devamını Oku » - Elif Yıldız
Hoşt! Hoşt!
Hoşt! Hoşt! Köpeğim bugün uzun zamandan sonra ilk defa hırladı. Karmaşanın içinde durup dinleyemedim onu. O ise tamamen frekansına dikkat kesilmemi ister gibi arzularımın paçalarını dürtüyordu. Sakin, azla yetinen, her şeyi olduğu gibi kabul eden bir yaşantının içindeydim. Aniden çıkan bu direnişler bahçemi huzursuz etti. Kuytuya, en kıyıya, taa gül…
Devamını Oku » - Gülhan Yılmaz
HAZRET-İ ÂDEM’LE BAŞLAYAN SERÜVEN
Hazret-i Âdem’le Başlayan Serüven Kur’ân’ın ve insanlığın ilk hikâyesi olan Âdem kıssası her insanın öğrenmesi gereken nükteleri haizdir. Bu yazımızda Âdem kıssasından bahsedeceğiz. Hazret-i Âdem yeryüzünde yaratıldı, meleklerden üstün olduğu sergilendikten sonra eşiyle birlikte cennete yerleştirildi. Hatta Kur’ân’ın delaletiyle birçok müfessire göre insanın nesli (soyunun devamı) cennette oluşmaya başladı. Cennet…
Devamını Oku » - Töreli Yazılar
Her Âdem’in İçinde Kâbil de Vardır Hâbil de
Her Âdem’in İçinde Kâbil de Vardır Hâbil de Muhammed Onur Yılmaz İnsan bazen kendi kalbinde yankılanan sese bile yabancı kalır. İçimizde konuşan sesin kime ait olduğunu çoğu zaman geç fark ederiz. O ses bazen öfkeyle titreşir, bazen merhametle kırılır. Çünkü her Âdem’in içinde iki kardeş yaşar: Biri öldürmeyi bilen Kâbil,…
Devamını Oku » - Prof. Dr. Mehmet Süme
TÜRK DÜŞÜNCESİNİN SONSUZ UFKU: KIZILELMA
TÜRK DÜŞÜNCESİNİN SONSUZ UFKU: KIZILELMA Türk milletinin engin tarihinde en kadim ve en güçlü mefkûrelerinden biri hiç şüphesiz Kızılelma’dır. Türk’ün ilerleme arzusuna yön veren Kızılelma, kimi zaman somut bir coğrafi hedef, kimi zaman ise milletin manevi gücünü sağlayan soyut bir idealdir. Zeytin Dalı Harekâtı sırasında bir Mehmetçiğin “İstikamet neresi” sorusuna…
Devamını Oku » - Prof. Dr. Ertuğrul Karakuş
İSTANBUL, KİMİN/NEYİN NESİDİR?
İstanbul, Kimin/Neyin Nesidir? İstanbul, “Hüner bir şehr bünyâd eylemekdür Reâyâ kalbin âbâd eylemekdür” diyebilecek bir olgunlukta yetiştirilen “Hakîkî Fâtih”in “mahbûbe”sidir. “Bir ulu rüyâyı görenler”in Üsküdar’dan fetih iştihâsı içerisinde gördüğü heybetli rüyasıdır… Dünyevî imkânların aksine manevî imkânların füzun edildiği Hendek’te, Allah adıyla yarılan bir kayadan fışkıran, Âlemlerin Sultanı’nın ilâhî tebşiridir… İstanbul,…
Devamını Oku » - Prof. Dr. Abdülkadir Dağlar
Konuşmak Altın Düşünmek Akçe
Konuşmak Altın Düşünmek Akçe -Nasreddîn Hoca Şerhi – 15- -Töreli pazarı düşünen Töreli ticâreti konuşan Özgür Çark kardeşime bâkî muhabbetlerimle…- * Kapitalizm, rûhsuz bedenleri, mânâsız lâfızları ve özsüz sözleri çok pahalıya satmakta illüzyonist bir mahâret kazanmış bir tâcir-i fâcir… İsmet Özel, 1974 târihli Âmentü şiirinde “Dilce susup bedence konuşulan…
Devamını Oku » - Uğur Sinan Dinçer
Mezarlık
Geçenlerde, güzel Türkçemizin yabancıları ne kadar da cezbettiğini anlatan bir video izlemiştim. Orada, Fransız bir gencin annesine duyduğu özlemden ve “hasret” kelimesinin onu nasıl da derinden etkilediğinden bahsediliyordu. Sonra… Kelimelerin gücüne takılıvermiş buldum kendimi. Bir cümlede hissettiklerimizi –daha doğrusu hislerimize en yakın gelen kelimelerle kurduğumuz cümlelerdeki kelime seçimlerimizi– düşünmeye başladım.…
Devamını Oku » - Prof. Dr. Abdülkadir Dağlar
Tab‘ ~ Tabî‘at ~ Tıbâ‘at Kelimelerine Dâir
Tab‘ ~ Tabî‘at ~ Tıbâ‘at Kelimelerine Dâir -Töreli İştikâk -68- İştikâk, ezelî âlemlerin muvakkat tecellîlerini yeryüzünde temâşâ edebilmek ve oluş-bozuluş hattında yeryüzünden gökyüzüne iz sürebilmek için en kıymetli levâzımı tedârik eder: Kavramlar ile kelimeler arasındaki derûnî ve muntazam örüntüyü… Bu, çoğu zamân bizâtihî bu temâşâlı iz sürme eyleminin husûsî bir…
Devamını Oku » - Doç. Dr. Erhan Çapraz
Sa’y kelimesini hakikate say!
Efendim, kelimeler de aslında esasını doğrudan Kur’ân ve Sünnetullâh’ın belirlediği “hakikat alanı”ndan beslenir. Açıkçası, bu hakikat alanından beslenmeyen kelimelerin lisanda hayatını idamesi asla ve kat’a mümkün değildir. Dolayısıyla ölü diller veya kelimeler, vadesi yetip yiten diller ve kelimelerdir. O yüzden dillerin ve kelimelerin -elbette biiznillah- vadesinin uzayabilmesi için bu hakikat…
Devamını Oku » - Gülhan Yılmaz
Yûsuf Sûresi’nden Edebî İlhamlar – 2
Yûsuf Sûresi’nden Edebî İlhamlar – 2 Hazret-i Yusuf’un, Maliye bakanı olunca Mısr’da kıtlığa karşı aldığı tedbirler, halkına dillere destan bir armağan. Bolluk yıllarında eldeki buğdayın sadece yenilecek kadarını öğüttü kalan kısmı da kıtlık yılları için depolarda başağında tuttu bu hikmetli Bakan. Kıtlık yıllarında bile Mısr’da zaire olduğu duyuldu da güçlü…
Devamını Oku » - Gülhan Yılmaz
Yûsuf Sûresi’nden Edebî İlhamlar – 1
Yûsuf Sûresi’nden Edebî İlhamlar – 1 Peygamberine yıldız yıldız indirdiği aziz kitapta en güzel kıssadan şöyle bahsediyor Rahman: “Biz en güzel kıssayı sana vahiyle anlatıyoruz, vesilesi bu Kur’an. Sen bunları bilmiyordun evvel zaman.” İlginç, çarpıcı bir rüya geliyor ardından. Dedi ki Yusuf: “Babacığım, rüyamda on bir yıldız, güneş ve ay gördüm.…
Devamını Oku » - Prof. Dr. Abdülkadir Dağlar
ZENGÎNLİK ZENCÎLİKTENDİR
Zengînlik Zencîliktendir Zengîn kimdir..? Zengînliği nereden gelmektedir..? Bu soruların haylî zamandır kafamda neşv ü nemâ bulan cevâbını artık yazıya geçirmenin vakti gelmiş… Farsça’da “siyâh tenlilerin siyâhî ırkı”nı ifâde eden “zeng” kelimesi, “siyâh tenlilerin siyâhî ırkına âidiyet”ini belirten “zengî” kelimesinin bünyesinde de yaşamaktadır… Zeng kelimesi Arabca’ya geçerken -başka bâzı kelimelerde de…
Devamını Oku » - Kitâbiyat
Risâle-i Tercüme-i Ahvâl-i Aşçı Dede-i Nakşî Mevlevî
Risâle-i Tercüme-i Ahvâl-i Aşçı Dede-i Nakşî Mevlevî Orhan ALİMOĞLU Aşçı Dede, İstanbul Kandilli’de 1828’de doğmuş. Asıl adı Halil İbrahim. Boğaz’da taşra kökenli bir ailenin çocuğu. 8-9 yaşlarında Kandilli mahalle mektebine gider. Şehzadebaşı Sıbyan Mektebinden sonra Halil İbrahim, Ulûm-ı Edebiyat Şubesi olarak bilinen Süleymaniye Rüşdiyesi’ne kaydedilir. (1257/1841) mezuniyetini müteakip 4 Haziran…
Devamını Oku » - Prof. Dr. Abdülkadir Dağlar
Sevb ~ Sevâb Kelimelerine Dâir
Sevb ~ Sevâb Kelimelerine Dâir -Töreli İştikâk – 67- İştikâk, aynı tohumun çatlamasıyla türeyen kardeşlerin birbirlerine göre durumlarını anlama, tanımlama ve anlatma ameliyesidir, denilebilir… Bu ameliyenin netîcesinde, vaktiyle aynı hânede berâber yaşayan kardeşlerin, bir zamân sonra bambaşka meslek ve meşreblerde temâyüz ederek şahsî kâbiliyetlerini tezâhür ettirdiklerini, kök tohumlarını kendi mizâclarına…
Devamını Oku » - Prof. Dr. Abdülkadir Dağlar
TEVFÎK DEĞİL DE BAŞARI MI..?
Tevfîk Değil de Başarı mı..? Dil, sâdece şuûrun değil, şuûraltının da en mühim gıdâ kaynağıdır… Dil, şiir yoluyla mânâ, murâd, mazmûn gibi anlam değerlerini, hitâbet ve va‘z u nasîhat yoluyla da muhabbet, vefâ, edeb, ahlâk ve îmân gibi kök değerleri şuûraltına telkîn ederek insânda yüksek bir şuûr hâlinin meydâna gelmesini…
Devamını Oku »