Bazı hisler vardır, bu görmenin de ötesidir. İnsanların göz bandajı vardır, görmek istedikleri şeyi görürler sadece. Önümüzde duran koskocaman bir nesneyi bile bazen göremeyebiliriz ya da görmek istemeyebiliriz, her anlamda. Hayatın hep 2 yönüyle karşılaşılır sürekli. Bir taraf pes edenler, bir taraf ısrarcı olanlar. Karmaşıklığın ortasında sana iki seçenekten birini seçme zorunluluğunu dayatırlar. Yolun başı her zaman güzeldir, yorucudur ama soğuk suya girince alışırsın misali. Yolun ortasında yavaş yavaş birikimleri yük ettiğin sırt çantan ağırlaşır. Yolun sonunda ise bu kadar yorgunluğun üzerine pes etmek bir hayal kırıklığından başka bir şey olmaz. Zaten bence yolun sonu yoktur, pes etmek için sona gelinmiş gibi gösterilen bahaneler vardır. Bir de gözümüzün görmeden hissettikleri vardır, kalbinin sana bana güven diye çığlıklar attığı noktalar… Bazen 5 dakika sonrası, bazen birini ilk tanıdığında gelen hisler… Beyninin sana oyunlar oynadığı noktada, kalbinden gelen sesin nahifliği altında kalmadan kalbimize kulak vermemiz gerektiğini öğrendiğimiz yaşantılar… Her zaman mantık işlemez, kalbinin de varlığını hissetmen gerekebilir.
Bazen insanların bir diğer kimliğiyle tanışırsın. Zaten en büyük hata da herkesi kendin gibi zannetmenin yanılgısında başlayacaktır. İnsanlar her ne olursa olsun, ne dertleri kendine yük ediyor olursa olsun bir zaman sonra en büyük dertleri sen oluveriyorsun. Bir zaman sonra aslında insanların değişmediğini, sadece kendilerini gizlemenin müthiş bir yolunu bulduğunu fark ediyorsun. Aslında insan olmak çok basit, biz mi çok anlam yüklüyoruz? Sadece sana nasıl davranılmasını istiyorsan, başkalarına da öyle davran. Aslında altın kural bu. Kimse kimseden bir şey beklemiyor, saygı ve empatinin olduğu yerde her şey o kadar rahat ve anlaşılır ki. Eskide kalan her şey gibi, dostluğun da eskisi güzeldi. İnsanlar sana ne kadar muhtaçsa, o kadar yanındasındır çünkü.
Hayat her zaman aynı şekilde parlamaz, bazen bizim göz bandajımızı söküp atmamız gerekebilir. Güneş her zaman ısıtmaz, 40 derecede bile buz kesilebilirsin. Seni her zaman mutlu eden şey, tek bir gözyaşının sebebi olabilir. Bazen kim için gözyaşı döküyorsan gözyaşını değil sebebini silmen gerekebilir. En sevdiğin renk her zaman pembe olmaz, gecenin karanlığı da sana huzur verebilir. Su her zaman bir çiçeğe hayat vermez, bazen bir şefkate ihtiyaç duyabilir…
Küçük Prens şöyle der; Bir çiçeği büyüten sevgi, insanı değiştirmez mi sanıyorsun?
Büşra Kartal