Kafasının içinde konuşan sesleri susturmak için bir kaçış yolu arıyordu Ahmet. Daha fazla düşünmemek için hemen sokağa attı kendini. Sahil kenarına gitti, bir bankta oturarak insanların o koşuşturmacasını izlemek ona iyi geliyordu. Derken, oturduğu bankın yanındaki çöp kutusunda bir defter gözüne ilişti. Merakına yenik düşüp defteri aldı. Defterin kapağı yıpranmış, sayfaları sararmıştı. Ancak içindeki hikaye, zamanın ötesine taşınmış gibiydi. Defteri Ahu adında bir kız yazmıştı. Ahu defteri günlüğü olarak kullanmış; yaşadığı maceralarını, hayallerini, gittiği yerlerdeki mucizevi anları bir bir yazmıştı. Ahmet’in ilgisini çeken bu olaylar onun merak duygusunu daha da arttırmıştı. Okumaya devam etti Ahmet, defterin son sayfalarında onu bekleyen gizemi bilmeden. Ahu’nun kaleminden, defterin son sayfalarına, kaybolan bir hazinenin izini sürerken yaşadığı maceralar dökülmüştü. Efsaneye göre; şehrin uzağındaki bir mağaraya bir zamanlar büyük bir hazine saklanmış. Ancak mağaraya girenlerin hafızası günden güne kötüleşmiş ve o mağaraya son girenin de hazinenin yerini tamamen unuttuğu görülmüş. Ahmet kendine yeni bir macera bulmuştu. İnsanları izlemektense, bir maceraya adım atmak onu epey bir heyecanlandırmıştı. Günlüğü bulan Ahmet, içindeki gizemli hikayeye kafa yormuş ve hikayenin izini sürmeye karar vermişti. Günlükteki yazılanları bir bir inceliyor, şehrin tarihiyle ilgili de araştırma yapıyordu. Efsaneye göre aslında hazinenin ipuçları şehrin eski binalarının duvarlarında gizliymiş. Ahmet ipuçlarını takip ederek şehrin eskimiş duvarlarındaki gizemli mesajları keşfetmişti. Ancak Ahmet’in peşinde olduğu asıl hazine sadece altın, mücevherden ibaret değildi. Asıl değer Ahu’nun günlüğünde saklıydı. Hayaller, umutlar, koşuşturmacalar, maceralarla dolu olan bir genç kızın yaşamıydı asıl değer. Sonunda Ahmet, mağaraları tek tek ararken günlükteki asıl mesajı anlamıştı. Gerçek hazine, onun yaşadığı maceraların ve hayallerin kendisiydi. Ahu’nun günlüğü unutulmuş bir hikayenin hatırlanmasını sağlamış ve Ahmet’e yeni bir bakış açısı kazandırmıştı. Bir bankın yanındaki çöpte bulunan unutulmuş bir defter, sadece bir kitap değil, aynı zamanda birçok insanın hayatını değiştiren bir hikayeydi. Ahu’nun günlüğü, geçmişi ve geleceği bir araya getirmiş, unutulmuş anıları yeniden canlandırmıştı…
Büşra Kartal
